ANKARA – Cari açığın kontrol dışına çıkmaması için belli bir sınırı aşmaması öngörülen kredi genişlemesi son bir yılda illeregöre farklı seyir izledi. Nüfus, üretim ve tüketim hacmiyle en büyük il olması nedeniyle kredi hacminde üçte birden fazla paya sahip olan İstanbul, yeni açılan kredilerden de en çok pay almaya devam ederken, oransal artışta ise toplam
ANKARA – Cari açığın kontrol dışına çıkmaması için belli bir sınırı aşmaması öngörülen kredi genişlemesi son bir yılda illeregöre farklı seyir izledi. Nüfus, üretim ve tüketim hacmiyle en büyük il olması nedeniyle kredi hacminde üçte birden fazla paya sahip olan İstanbul, yeni açılan kredilerden de en çok pay almaya devam ederken, oransal artışta ise toplam pastadaki payı düşük Doğu ve Güneydoğu illeri başı çekti. Siirt, Haziran sonu itibariyle son bir yıldaki yüzde 110.4lük kredi artışıyla açık ara ipi göğüsleyen il oldu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) açıkladığı FİNTÜRK veri tabanına göre, bankacılık sektörünün toplam yurt içi kredi hacmi, Haziran sonu itibariyle son bir yılda yüzde 25.4 oranında net 189.6 milyar lira artarak 937.3 milyar liraya ulaştı.
DÜNYAnın FİNTÜRK veri tabanını kullanarak yaptığı hesaplamada, tutar
bazında en fazla krediyi İstanbul başta olmak üzere pastadaki payı büyük gelişmiş iller kullanmaya devam etti. Ancak, oransal bazda kredi hacmi en hızlı büyüyenlerin ise genelde ekonomisi küçük Doğu ve Güneydoğu illeri olduğu belirlendi. Bu dönemde en hızlı büyümeyi kaydeden Siirtin kredi hacmi yüzde 110.4 artışla 851 milyon TLden 1 milyar 790.4 milyon TLye yükseldi.
Kredilerdeki yıllık artış oranında Siirti yüzde 48.7 ile tekstil sanayiinde önde gelen ve Anadolu Kaplanları arasında sayılan Ege bölgesi illerinden Denizli izlerken, sonraki
sıraları yine Doğu ve Güneydoğu illeri paylaştı. Diğer bölge illerinden farklı olarak gelişmiş ekonomisiyle Türkiyenin en çok kredi kullanan illeri arasında yer alan Gaziantepin kredi hacmi son bir yılda yüzde 39.4 büyüdü. Gaziantep, bu oranla kredileri en hızlı büyüyen 3üncü il oldu. Pastada küçük paylara sahip Doğu ve Güneydoğu illerinden Ağrı kredi hacmini aynı dönemde yüzde 37.2, Şanlıurfa yüzde 33.5, Mardin yüzde 33.5, Şırnak yüzde 33.3 büyüttü.
Kredi hacmi en büyük ikinci il olan Ankara son bir yılda yüzde 32.7 ile artış oranında 8. il olurken, bu ili yüzde 31.2 oranındaki yıllık büyüme ile Bingöl ve yüzde 30.9 artışla Hakkari izledi. Buna göre son bir yılda en hızlı kredi genişlemesi kaydeden ilk 10 ilin 8i Doğu ve Güneydoğuda yer aldı.
Yıllık kredi genişlemesinde daha sonra yüzde 30.5 oranıyla Kilis, yüzde 30.4le Diyarbakır, yüzde 29.7 ile Konya, yüzde 29.4le Antalya, yüzde 28.7 ile Eskişehir geldi. Adıyaman, Muğla ve Kahramanmaraş yüzde 28.6, Manisa yüzde 28.3, Bitlis yüzde 28.2, İzmir yüzde 26.9, Uşak yüzde 26.8, Yalova yüzde 26.6, Tunceli yüzde 26.2, Trabzon yüzde 26.1, Batman yüzde 26, Kırıkkale yüzde 25.8, Osmaniye yüzde 25.6, Bartın yüzde 25.5ile Türkiye ortalamasının üzerinde kredi genişlemesi kaydeden iller arasında yer aldı. Son bir yılda Iğdır yüzde 25.4, Adana, Samsun, Rize, Bursa, Bolu yüzde 25.2 ile Türkiye ortalaması ile yaklaşık aynı hızlı kredi büyümesi kaydetti.
En yavaş Yozgat, Hatay hız kesti
Buna karşılık son bir yılda 46 ildeki kredi büyümesi toplam yurt içi kredi büyümesinin altında gerçekleşti. Yozgat yüzde 7.1le son bir yılda en düşük kredi artışını kaydeden il oldu. Zonguldak ve Karaman yüzde 11.9, Gümüşhane yüzde 13.4 yıllık kredi artışı düşük illerin başında geldi. Komşu Suriyedeki iç savaşın yansımaları dolayısıyla ekonomisi derinden etkilenen Hatayın kredi hacmindeki büyüme de hız keserek son bir yıl itibariyle yüzde 14.2 düzeyinde kaldı. Suriye ile ticaretin durması ve bu ülke üzerinden yapılan ticaretin aksaması Hataydaki ekonomik faaliyetleri, ticaret hacmini ve yeni yatırımları olumsuz etkilerken, hem kredi talebini hem de artan riskler dolayısıyla kredi arzını daralttı.
Son bir yılda krediler Kastamonuda yüzde 14.3, Kırşehirde yüzde 14.5 ve Bilecikte de yüzde 14.6 ile düşük artışlar gösterdi. Giresun, Burdur, Kocaeli, Erzincan, Çankırı, Erzurum, Elazığ, Sinop, Mersin, Tokat, Amasya, Bayburt, Van ve Ardahanda ise kredi artış hızı yüzde 15-20 arasında gerçekleşti. Ayrıca Kırklareli, Çanakkale, Niğde, Aydın, Sivas, Aksaray, Kars, Edirne, Balıkesir, Sakarya, Artvin, Isparta, Kayseri, Afyon, İstanbul, Ordu, Kütahya, Malatya, Karabük, Tekirdağ, Düzce, Çorum, Muş, Nevşehirin yıllık kredi büyümesi de toplam pastadaki büyümenin altında kaldı.
Kredinin dörtte üçü 10 ilde kullanıldı
Haziran sonu itibariyle sektörün toplam 937.3 milyar TL olan yurt içi kredi hacminde İstanbul, 369.4 lira ile en büyük payı alıyor. Ancak toplam pastada üçte birden fazla
pay alması ve son bir yılda yaklaşık 70 milyar lira ile en çok kredi kullanan il olmasına karşın İstanbul, yıllık artış oranında ise yüzde 23.3le 81 il içinde 44. sırada yer alabildi. Bu gelişmeyle İstanbulun toplam pastada bir yıl önce yüzde 40.1 olan payı Haziran 2013 itibariyle yüzde 39.4e geriledi.
Ankaranın payı arttı İzmir aynı kaldı
Kredi hacminde İstanbulu 113.6 milyar lira ile Ankara izliyor. Ankaranın, kredi hacmi oransal ve miktarsal bazda en çok artan iller arasında yer alması dolayısıyla toplam pastadaki payının son bir yılda yüzde 11.4ten yüzde 12.1e yükseldiği görülüyor. Toplam yurt içi kredilerde 53.6 milyar TL ve yüzde 5.7 payla İzmir 3üncü sırada yer
aldı. İzmirin pastadaki payı, bir yıl önceyle aynı kaldı.
Üç büyük ilin ardından 31.8 milyar liralık kredi hacmi ve toplamda yüzde 3.4 payla Antalya, 29.8 milyar liralık kredi ve yüzde 3.2 payla Bursa, 21.2 milyar lira ve yüzde 2.3 payla Kocaeli, 20.9 milyar lira ve yüzde 2.2 payla Gaziantep, 20.7 milyar lira ve yüzde 2.2 payla Adana, 15.6 milyar lira ve yüzde 1.7 payla Konya ve 14.3 milyar liralık kredi hacmi ve toplamda yüzde1.5 payla Hatay geliyor.
Bankacılık sektörününtoplam yurt içi kredi hacminin 691 milyar TL ile yüzde 73.7si 10 ile kullandırılmış durumda… Diğer 71 ile kullandırılan kredilerin toplam bakiyesi ise Haziran sonu itibariyle 246.3 milyar lira ve toplam pastanın yüzde 26.3ünü oluşturuyor.
Artış hızında kamu bankaları önde
Sahiplik durumuna göre banka gruplarına bakıldığında son bir yılda kamu bankalarının kredi artışının, yerli özel bankalar ve yabancı bankalara göre daha hızlı olduğu gözlendi. Toplamda en büyük paya sahip olan yerli özel bankaların kredi hacmi bir yılda yüzde 24.3 oranında net 98 milyar liralık artışla 500.7 milyar lira, kamu bankalarının kredileri yüzde 26.7 oranında 56.3 milyarlık net artışla 267.2 milyar liraya yükseldi.
Yabancı bankaların açtığı kredilerin hacmi de yüzde 26.3 oranında 35.3 milyar lira artarak 169.4 milyara çıktı. Toplam pastada yerli özel bankaların bir yıl önce yüzde 53.9 olan payı Haziran sonu itibariyle yüzde 53.4e gerilerken, kamu bankalarının payı yüzde 28.2den yüzde 28.5e, yabancıların payı da yüzde 17.9dan yüzde 18.1e yükseldi.
İstanbulda yabancılar önde
Kamu, özel ve yabancı banka ayrımında; en çok kredi kullandırılan ilk 5 ilin İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Bursa şeklindeki sırası değişmiyor. Kamu bankaları 267
milyar lira dolayındaki toplam kredilerinin 72.4 milyarla üçte bire yakınını İstanbula kullandırırken, özel bankaların ise 501 milyar liralık kredi hacminin 223 milyarla neredeyse yarısını bu ile açılan tutar oluşturuyor. Yabancı bankaların İstanbula açtığı kredilerin bakiyesi ise 74 milyar lira ile kamu bankalarınınkinden daha yüksek bir tutara ulaşmış bulunuyor.
Katılımcıların hacmi yüzde 28.2 arttı
Fonksiyon grubu bazında bakıldığında ise faizsiz bankacılık olarak bilinen; kar payı esasına göre çalışan katılım bankalarının kredi artış hızında önde olduğu belirlendi. Pastada küçük bir paya sahipolan katılım bankalarının kredi hacmi bir yılda yüzde 28.2 oranında net 12.4 milyar lira artarak 56.4 milyar liraya ulaştı.
Kredi pastasında açık farkla en büyük paya sahip olmaya devam eden mevduat bankalarınınkredi hacmi bir yılda yüzde 25.1 oranında 169.3 milyar liralık net artışla 845.1
milyar lira oldu. Kalkınma ve yatırım bankalarının kredileri de yüzde 28 oranında 7.8 milyar lira artarak 35.8 milyar liralık bir hacme ulaştı.
Son bir yılda toplam yurt içi kredi hacminde mevduat bankalarının payı yüzde 90.4ten yüzde 90.2ye gerilerken, katılım bankalarının payı yüzde 5.9dan yüzde
6ya, kalkınma ve yatırım bankalarının payı da yüzde 3.7den yüzde 3.8e ulaştı.